![]() |
Sabahattin Kudret Aksal göre güncel olanla belirlenme sanatta, düşüncede, topluma bakışta çağdaş bir yörüngeye oturma zorunluluğunu getirir. Tiyatro yapıtları da sözkonusu inancı doğrular niteliktedir. 1947 yılında kaleme aldığı ilk yapıtından başlayarak, temelde hep “kendi olamama” ve bunun bir sonucunu oluşturan “birey olamama” sıkıntısına değinmiş, bir türlü kişilik olamamış insanları başkahramanları eylemiştir. Yazarımızın tiyatro çizgisini izlemek, içinde yaşadığı zamanı anlama ve onu yeniden yaratma zorunluluğunu duyan sanatçının geçirdiği aşama ve gelişime tanık olmaya götürür insanı. Kitabın çıkış noktası da işte bu “gelişime tanık olma” kaygısından kaynaklanmıştır. Ve Sabahattin Kudret Aksal’ın oyun yazarlığını çözümleme uğraşına yönelirken bir amaç da, yeni bir tiyatro okuma denemesine girişerek, bu çekici uğraşa düşünsel ve estetik boyutlar katabilmektir. |